GDO’lu pirinç acı pirinç

Mustafa KAYMAKÇI

Yıllar önce “Acı Pirinç” adlı bir İtalyan filminde pirinç üreticilerinin sömürülmesi, bir aşk öyküsü içinde anlatılıyordu. İthal edilen GDO’lu pirincin yarattığı travma yüzünden de Türk Çeltik üreticilerinin yaşayacağı sorunlar İtalyan pirinç üreticilerinin dramından daha büyük boyutlarda olacak gibi gözüküyor.

Nedeni şu: Gazeteler 4 Nisan 2013 günü Mersin’de 23 bin ton pirince GDO(Genetiği Değiştirilmiş Organizma)’lu diye el konulduğunu manşetten duyurdu.

Üç firmanın sekiz yetkilisi ithal ettikleri pirinçlerin GDO’lu olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Ancak başta Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker olmak üzere yetkililer ve kimi akademisyenler pirinçlerde GDO olmadığını iddia ettiler. Kafalar karıştı ve pirinç tüketiminde neredeyse son günlerde yüzde 50’ye varan azalma ortaya çıktı.

KAFA KARIŞIKLIĞI NERDEN GELİYOR-DÜNYADA GDO’LU PİRİNÇ ÜRETİMİ VAR MI?

Kimi uzmanlar “Türkiye’de kesinlikle GDO’lu pirinç yoktur. Hatta dünyada GDO’lu pirinç üretimi kesin olarak başlamamıştır. GDO’lu yem vardır.  Pirinçlerde ancak taşıma esnasında, taşındığı ortama bağlı olarak GDO bulaşığı olabilir.”, kimileri de “GDO’lu pirinç üretimi konularında henüz ticari üretime geçilmemiş durumda araştırmalar var. Bununla birlikte Çin ve benzeri kimi ülkelerde GDO’lu ticari üretimin olup olmadığı konularında kesin bilgilere ulaşmak da olası değil.”diyorlar.

İTHAL PİRİNÇLERE GDO BULAŞMIŞ!

Her üç firmanın ürünü TÜBİTAK ve İTÜ tarafından analiz edilmiş. İlgi raporlarında GDO’ya rastlandığı belirtiliyor.

Sonuç olarak uzmanlar günümüzde marketten alınacak markalı pirinçlerde bile artık GDO’ya rastlamanın mümkün olduğu görüşünde birleşiyor. Bu bağlamda kimileri, “Türkiye’ye yem olarak GDO’lu mısır ve soya giriyor, bunların tavukçular tarafından kullanılması yasal bir durum. Bu ürünleri aynı firmalar ithal ediyor, aynı gemiler ve kamyonlarla taşıyor, aynı depolarda tutuyor. Bu şekilde ‘bulaşıklık’lık gerçekleşebiliyor. “diyorlar. Ancak kimileri de,”GDO, bir tarım ilacı mı ya da saklanma ortamında üreyebilecek bir bakteri mi bulaşabilsin?”diye bu görüşe karşı çıkıyorlar.

HANGİ PİRİNCİ TÜKETELİM?

GDO’lu pirinç konusu yerli çeltik üretimini de olumsuz olarak etkileyeceğe benziyor.Türkiye Pirinç Değirmencileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Yetiş, son iki gün içerisinde pirinç satışlarında düşüşün net yüzde 50 olduğunu belirterek “Pirinç için reklam kampanyaları düzenleyeceğiz. Pirinç sektöründeki bu gelişme diğer sektörleri de etkileyebilir” dedi.

Türkiye,2012 yılında ithal edilen 2,8 milyon ton çeltiğe yaklaşık 1,2 milyar dolar bedel ödemiş. Ancak salt çeltikte bağımlı değiliz. Tarımda bağımsızlığımızı yitirmiş bulunuyoruz. Bunun nedeni, özellikle 1980 yıllardan itibaren uygulanan dışa bağımlı politikalar.

Çiftçiler, ürettikleri ürünlerini değer fiyatına pazarlayamıyorlar. Çünkü tarımsal desteklemeler istikrarsız ve yetersiz. Örgütleri de onların haklarını aramaktan uzak. Devlet, küçük ve orta ölçekli işletmeleri gözden çıkarmış. Varsa yoksa büyük işletmeleri desteklemekten ve ithalden yana tavır gösteriyor.

Bütün bunlardan sonra, tüketiciler açısından ”Hangi pirinci tüketelim?”sorusunun cevabını verelim. Elbette yerli pirinç olmalı.

Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI

USİAD Bildiren Dergisi 62. Sayında yayınlanan makale

Derginin 62. sayısını okumak için tıklayınız

www.usiad.net