Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İran’ın nükleer programını sınırlamayı kabul etmesinin ardından bu ülkeyle altın ticaretinin yine başlayacağını söyledi.
Dünya gazetesinin haberine göre, ABD’nin İran’a genişlettiği ambargolar nedeni ile sonlandırılan altın ticareti yeniden başlıyor. İran ile Batı’nın nükleer programda müzakereye varmasıyla altın ticaretinin yeniden başlayacağını söyleyen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Kıymetli madenler başta olmak üzere İran’a altın yeniden sevk edilebilecektir” dedi. Altın ticaretinin sonlandırılmasıyla İran’a ihracat 6 milyar dolar düşmüştü. Birleşmiş Milletler’in 5 daimi üyesi ve Almanya’nın oluşturduğu 5 artı 1 ülkelerin, İran’ın nükleer programında müzakereye varmasını değerlendiren Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, “Ambargolar nedeniyle İran’da haksız gerekçelerle önümüze konulan altın ticareti yeniden başlayacak. Altın ve kıymetle madenler başta olmak üzere İran’a altın yeniden sevk edilebilecektir. Bankacılık sistemi de rahatlamış oldu” diye konuştu.
‘Kalıcı olmasını ümit ediyoruz’
Batı ile İran arasında nükleer programda anlaşma sağlanmasının ardından petrol fiyatlarının yüzde 2, altın fiyatlarının da yüzde 1 düştüğünü belirten Çağlayan, “Atılacak her olumlu adım, emtia fiyatlarını daha da düşürecek bu da ticarette kazanç getirecektir” dedi. Soruları da yanıtlayan Bakan Çağlayan, İran ile yapılan anlaşmanın 6 aylık geçici bir anlaşma olduğunu, yeni oluşan İran yönetiminin bu anlaşmayı kalıcı hale getireceğini ümit ettiğini vurguladı. Çağlayan, “İran’ın gördüğü zarar ortadan kalkacak. Türkiye, bundan en karlı çıkacak” dedi.
Ambargolu kayıp 6 milyar dolar
Çağlayan, ambargolar nedeni ile İran’a ihracatın geçen yıl 3.4 milyar dolara düştüğünü, bu yılın ilk 9 ayında Türkiye’nin İran’da 6 milyar dolar ihracat kaybı olduğunu söyledi. İran’dan yapılan ithalatın ise kendi durumunu koruduğunu belirten Çağlayan, “Türkiye, geçen yıl ilk 9 ayda 781 milyon dolarlık dış ticaret açığı verirken bu ülkeyle, bu yıl rakam 4.6 milyar dolara çıkmıştır” dedi. Türkiye’nin İran’la ihracatının azalmasındaki yegane sepetin altın olmadığına da vurgu yapan Çağlayan, “Altın ticaretinde 1 milyar dolar düşüş oldu. Bunun nedeni ambargolarla para akışındaki sıkıntılardır. Bakanlığımda çalışma arkadaşlarıma gerekli talimatı verdim” dedi.
Tercihli ticaret anlaşması imzalanacak
İran’a ocak ayında da bir seyahat düzenleyeceğini belirten Bakan Çağlayan, bu seyahatin son derece önemli olduğunu ve Türkiye ile İran arasındaki tercihli ticaret anlaşmasının tamamlanmasını istediklerini söyledi. Çağlayan, “İran’da serbest sanayi bölgesi konusunu ele aldık. İran’a Ocak ayında yaptığım seyahatte tercihli ticaret anlaşmasını imzalama aşamasına geleceğiz” dedi.
İran ile ticaret lehimize dönecek
İran, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın uygun görüşü ve Müsteşarlık Makamı’nın geçtiğimiz yıl çıkardığı onay ile hedef ülkelerinden birisi olarak belirlenmişti. İran ile 1996 yılında 1 milyar dolar civarında olan dış ticaret hacmimiz, 2008 yılı itibarıyla 10 milyar doları aşmıştı. Türkiye aleyhinde seyreden dış ticaret dengesi, İran’dan doğal gaz ithalatı ile birlikte son yıllarda daha da artmış ve 2008 yılı itibarıyla 6 milyar doların üzerinde gerçekleşmişti. 2009 yılında, küresel ekonomik krizin etkisiyle iki ülke ticaret hacmi yaklaşık 5.5 milyar dolara gerilemekle birlikte, kriz etkilerinin hızla atlatıldığı 2010 yılında hacim olarak 10,6 milyar doları aştı.
2011 yılında ise 16 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşılmasına rağmen iki ülke arasındaki dış ticaret dengesi Türkiye aleyhine ilerlemeye devam etti. 2012 yılında 2011 yılına göre ihracatımız yüzde 176 oranında artış göstererek 9.9 milyar dolara çıkarken, ithalatımız ise bir önceki yıla göre yüzde 3 oranında azalarak 11.9 milyar dolara düştü. Ülkeye ABD öncülüğünde uygulanan ambargo için ise son aylarda takas yöntemi ile bir çözüm bulunmuştu. Ambargo nedeniyle doğrudan parayla alışverişin mümkün olmadığı İran ile ticaret yapmak isteyen firmalar satacakları ürünü takasa sunarak, karşılığında gene mal alarak alışveriş yapıyordu.
“Mücevher için serbestlik yaratılmalı”
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, sektör için çok önemli bir olay olarak değerlendirdiği gelişmeyi özellikle İran’a uygulanan altın ve değerli maden yaptırımlarındaki rahatlamayı mücevher sektörü olarak yakından izlediklerini söyledi. Düzenlemelerin hayata geçirilmesi halinde İran’a gerçekleştirilen külçe altın ihracatında önemli artış gerçekleşeceği öngörüsünde bulunan Güner, şöyle konuştu: “Ülkemizden İran’a külçe altın hariç; mücevher ihracatı İran tarafından yasaklanmış durumda. Bu sebeple sektörümüz açısından alınan kararların daha verimli ve daha gerçekçi olabilmesi İran ile Türkiye arasındaki ikili görüşmelere bağlı. İran’a Türkiye’den mücevher girişi için serbestlik ortamının yaratılması ile mücevher sektörü için çok daha önemli bir adım atılmış olacaktır. Altın fiyatlarındaki düşüşü sektörümüzün ihracatı ve üreticilerimiz açısından değerlendirirsek; düşüşün ihracatı artışında olumlu bir katkı sağlayacak satış anlamında piyasayı canlandıracaktır.”
“İran tüketime hasret”
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Ahmet Keleş, kapalı bir ekonominin kimseye faydası olmayacağını belirterek İran’la ilgili gelişmenin bundan sonraki süreçte ekonomik olarak önemli bir hareketliliği beraberinde getireceğini söyledi. Türkiye’nin bu alanda tedarik ve lojistik zinciri merkezi olması hasebiyle ön plana çıkacağı öngörüsünde bulunan Keleş, “Daha önce kapalı devre ilişkiler vardı. Şimdi dış ticaret olması gereken prosedürde ilerleyecek. İran’ın dışa yönelik beklentileri, tüketime yönelik hasretleri var. Bunu da en yakın gerçekleştirecekleri ülke konumunda Türkiye var. Müslüman bir ülke olmamızda avantaj bu anlamda. İlk yansımaları bizlerde gerçekleşecektir. Altında bu tarz bir beklentimiz var. Petro kimyada da bunlar gerçekleşecektir. Bir takım metalik madenlere yönelik önemli ticari gelişmeler olacaktır” diye konuştu.
“Enerji fiyatlarına da olumlu yansıyacak”
Petrol Sanayi Derneği Genel Sekreteri Niyazi İlter, İran’a yaptırımların azalmasının Türkiye ile her türlü ticareti olumlu olarak etkilemesini beklediklerini söyledi. İlter, “Benzer şekilde Petrol ve ürünleri konusundaki ticareti de olumlu etkileyebilecek. Bu kapsamda bununla ilgili olarak ham petrol ve akaryakıt ürünleri fiyatlarında dünya piyasasında olumlu gelişmeler olması durumunda, bu durum ülkemizdeki ürünlerin fiyatlarına da olumlu yansıyacaktır” dedi.
“Bölgeye ihracat artacak”
İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu, İran’ın adımının gayet olumlu olduğunu belirterek bundan sonraki dönemde dış ticaret anlamında önemli rakamlara ulaşacağını öngördü. Türkiye’nin de bölgeye ihracatının artacağı öngörüsünde bulunan Kabaalioğlu, bu anlamada dış politika anlamında bundan sonraki dönemde daha dikkatli olunması çağrısında bulundu. Kabaalioğlu, “ Türk dış politikasında uygulanan bir takım yanlışlıklar Türkiye’nin dış ticaretini de etkileyecek notaya geldi. Temennimiz dış politika konularına diplomatlar ile istişare ederek yön verilmeli. Dış politika ayaküstü konuşmalar ile fevri davranışlar ile hiçbir zaman idare edilmemişti. Bu yönde adımlar atılmalı” açıklamasında bulundu.
“Beklenen paralar gelecek”
İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Tahsin Öztiryaki, “Ambargoların kalkmasıyla bizim İran’da bekleyen paralarımızın önü açılacaktır. İhracatımız 7- 9 milyar doları bulur. Anlaşmadaki 6 aylık süreç bence başlangıç. Bizim şu anda gümrükte bekleyen mallarımız var. Anlaşmaya start verildiği anda ticaret başlar. Bundan sonra bize gümrüklerde avantaj sağlanırsa, ihracatımız geçmişten daha iyi noktaya gelir” dedi.