2014 Dünya ve Türkiye Ekonomisi

Mustafa PAMUKOĞLU

2014 yılını geride bırakıp dünyada ve Türkiye’de ekonomi nasıl geçti, diye baktığımızda dalgalı ve kaygı verici gelişmeleri görüyoruz. Bu yazımızda Türkiye’yi yakından ilgilendiren küresel gelişmelere kısaca değineceğiz ve Türkiye ekonomisinin rakamlarını vereceğiz. Rakamları olduğu gibi verip yorum yapmamayı tercih ettik. Bu rakamlardan yararlanarak okuyucuların analiz ve yorum yapmasını tercih ettik.


FED DÜNYA EKONOMİSİNE DAMGASINI VURDU

Amerikan Merkez Bankası (FED) Başkanı Ben Bernanke’nin görev süresi doldu. Yeni başkan Janet Yellen oldu. FED parasal genişlemeye son verdi. Faiz artırımı için ABD istihdam, işsizlik ve enflasyon verilerine göre karar vereceklerini açıkladı.

PETROL FİYATLARI DÜŞTÜ

2014’ün ikinci çeyreğinde petrolün varil fiyatı 100 doların altına indi.2010-2014 yılı ortalarına kadar varil başına 110 dolar olan petrol fiyatı istikrar kazanmıştı. Irak’taki iç çatışmalar ve Çin’in tüketimi artırması nedeniyle üretim talebi karşılamıyordu. Ancak, 2014 Haziran ayından itibaren ham petrol fiyatlarında düşüş başladı. 2014’de 50 dolarlara kadar düştü. Oysa bu düşüş bir çelişkili durumu gösteriyordu. Üretim maliyetleri arttığı halde fiyatlar neden düşüyordu? Bu soruya uzmanlar şöyle değerlendirmelerde bulundu.

Birinci neden: ABD’nin durumu idi. ABD’de kaya gazından elde edilen petrol üretimi arttı ve günlük 4 milyon varile ulaştı. Öte yandan ABD OPEC ülkelerinden yaptığı petrol ithalatını yarı yarıya indirdi; Nijerya’dan da ithalatını durdurdu.

İkinci etken: OPEC ülkeleri arasındaki fiyat rekabeti. ABD’nin ithalatı azaltması ve Asya’daki durgunluk nedeniyle pazar paylarını korumak isteyen OPEC ülkeleri fiyat savaşına girdiler. Suudi Arabistan ve Kuveyt, BAE’nden daha aşağı fiyat uygulamaya başladılar.

Üçüncü etken: Avrupa’da durgunluk ve Asya ülkelerinde ekonomik büyümenin azalması nedeniyle petrole olan talep azaldı. Asya ülkelerinin talebi azaltmalarının bir diğer sebebi de bu ülkelerde enerjiye verilen desteklerin düşürülmesiydi. 2008-2012 arasında Asya ülkelerinde enerjiye verilen sübvansiyonlar milli gelirin yüzde 2-3’ünü bulmuştu.

Dördüncü etken: Bütçe gelirlerinin yaklaşık yüzde 80’ni petrol ve doğal gaz gelirleri oluşturan Rusya’ya Ukrayna-Kırım-Suriye politikaları nedeniyle ders vermek ve dize getirmek için petrol fiyatları bir araç olarak kullanıldı. Çünkü, OPEC’in en büyük petrol üreticisi Suudi Arabistan Amerika’nın sözünden dışarı çıkmazdı.
Petrol fiyatları 50 doların altına indi, çıktı. Şimdilerde yükseliş trendinde. Ama Suudi Prens Alwwleed Bin Talal Kral Abdullah’ın ölümünden sonra yaptığı açıklamada petrol fiyatlarının bir daha asla 100 dolara çıkmayacağını iddia ederek bu tartışmalara bir nokta koydu.

AVRUPA DEFLASYON RİSKİ YAŞADI

Avrupa büyük durgunluk yaşadı ve yaşıyor. Bu nedenle Avrupa Merkez Bankası parasal genişleme programı açıkladı. AMB, 2015 Mart ayından başlamak üzere ayda 60 milyar Euro ülkelerin ve kuruluşların tahvilini alacak.

KÜRESEL BÜYÜME TAHMİNLERİ DÜŞÜRÜLDÜ

IMF, 2014 yılında küresel büyümenin yüzde 3,3 olacağı tahmin etti.

 

TÜRKİYE ENFLASYON HEDEFİNİ TUTTURAMADI

Tüfe 2014’de yüzde 8,2 olarak gerçekleşti. Oysa hedef yüzde 5 idi. Son dört yılda grafik-1’de görüldüğü üzere hedefler gerçekleşmedi. 2014 yılında enflasyonu kuraklık nedeniyle artan fiyatlar olumsuz etkiledi ancak petrol fiyatlarının düşüşü  enflasyonun çift haneli olmasını engelledi.

Grafik-1

 

MERKEZ FAİZLERE 2014’DE ÇOKÇA DOKUNMADI

24 Haziran 2014’de politika faizi yüzde 8,75, gecelik borç alma faizi yüzde 8,00, gecelik borç verme faizi yüzde 12,00 iken 17 Temmuz’da sırasıyla 8,25-7,50-12,00 olarak tespit edildi. 27 Ağustos’ta sırasıyla 8,25-7,50-11,25 olarak belirlenen faizleri Merkez Bankası 2014 sonuna kadar değiştirmedi.
Başbakan Erdoğan 2014’de de Merkez Bankası’na “faiz indir” eleştirilerini yoğunlaştırmaya başlamıştı. Ama enflasyonun inmemesi nedeniyle Merkez Bankası tüm baskı ve eleştirilere rağmen son 6 ayda faiz indirimi yapmadı.
Siyasiler reel faizin enflasyon nedeniyle oldukça düşük olduğunu bir türlü anlamadılar veya anlamak istemediler. Düşük faizle hemen büyümenin sağlanacağını sandılar. Petrol fiyatlarında düşüş olmasaydı, faizler de inseydi, döviz kurlarını tutmak mümkün olmayacak ve beklenen kriz 2014’de kendini gösterecekti.

DIŞ TİCARET VE ÖDEMELER DENGESİ

Geçici verilere göre Türkiye’nin 2014 yılı ihracatı 157.7milyar dolar, ithalatı 242.2 milyar dolar, dış ticaret açığı 84,5 milyar dolar, dış ticaret hacmi 400 milyar dolar olarak gerçekleşti. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 65,1 oldu.
Dış ticaret açığı geçen yıla göre yüzde 15,4 azaldı. Bu açığın azalmasındaki en önemli sebep altın ithalatındaki yüzde 50’ye varan düşüş oldu. Altın ithalatı 2013’de 16,23 milyar dolar iken 2014’de 8,12 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Otomotiv ihracatı 18,07 milyar dolar -Kazanlar, makineler, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları ihracatı 13,6 milyar dolar-Örme giyim eşyası ve aksesuarı ihracatı 10,03 milyar dolar-hazır giyim ihracatı 18,7 milyar dolar- demir-çelik ihracatı 9,26 milyar dolar oldu. Hazır giyim ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 8 arttı ve son 10 yılın en yüksek rakamına ulaştı.
En fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu. En fazla ithalat yapılan ülke sıralamasında Çin birinci sırayı aldı.

İhracatın ithalatı karşılama oranın yıllık değişimi

Grafik-2

TURİZM GELİRLERİ

2014 yılında turizm gelirler 34,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ülkemizi ziyaret eden ziyaretçi sayısı 41 milyon 415 bin 70 kişi oldu. Kişi başı ortalama harcama 828 dolar olarak gerçekleşirken, ortalama geceleme sayısı 10 geceleme oldu.
2014 yılında yaklaşık 8 milyon vatandaşımız turizm amaçlı yurt dışına gitti. Bu kişilerin yaptıkları harcamalar 5,5 milyar dolar oldu. Kişi başına 685 dolar harcama yapan vatandaşlarımız ortalama 13 gece yurt dışında kaldılar.
Bu durumda net turizm geliri 27,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye dünyada en fazla turist kabul eden ülkeler sıralamasında 6. sırayı aldı.

CARİ DENGE

Türkiye’nin 2014’de cari açığı 47 milyar dolar oldu. Cari açığın düşmesinin en büyük sebebi petrol fiyatlarının düşüşü oldu. Petrol fiyatlarında her 10 dolarlık bir düşüş cari açığı 4-5 milyar dolar aşağıya çekeceği hesaplandı. Ancak, Euro’nun değer kaybetmesi ve Avrupa’daki durgunluk nedeniyle Avrupa’ya, Rusya’nın ekonomik krizde olması nedeniyle Rusya’ya, Ortadoğu’daki karışıklıklar nedeniyle ise bu ülkelere yapılacak ihracatta azalma olacağı beklenmektedir. Öte yandan başta dolarda olmak üzere döviz kurlarında yükselişler de ithalatı pahalandıracağından cari açığın artması beklenmektedir.

EKONOMİK BÜYÜME

2012’de yüzde 2,1-2013’de yüzde 4,1 büyüyen ekonomi 2014 yılında yüzde 3 büyüdü. Son 3 yıldı yüzde 5’in altında büyüme gerçekleştiren ekonomimizin bu oranlarda işsizlik sorununu çözmesinin mümkün olmadığı ve bu oranlarla dış borçlarını ödeme olanağına sahip olamayacağı öngörülüyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise bu büyüme oranının küçümsenmemesi gerektiği, 2014’de küresel büyümenin yüzde 3,3 oranında kaldığını, büyüme oranlarının yüzde 3’lerde olmasının en önemli sebebinin Avrupa’daki durgunluk olduğunu açıkladı.
Bu arada imalat sanayinde 2014 yılında kapasite kullanım oranı yaklaşık yüzde 75 olarak gerçekleşti.

İŞSİZLİK VE İSTİHDAM

Ekim 2014 itibariyle işsizlik oranı yüzde 10,4 olarak gerçekleşti.
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2014 yılı Ekim döneminde 3 milyon 43 bin kişi oldu. İşsizlik oranı erkeklerde % 9,1 kadınlarda ise % 13,3 oldu. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı % 12,5 olarak tahmin edildi. 15-24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı % 19,7 iken, 15-64 yaş grubunda bu oran % 10,6 olarak gerçekleşti.

İstihdam oranı %45,7 oldu

Ekim 2014 döneminde 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin sayısı, 26 milyon 138 bin kişi, istihdam oranı ise % 45,7 oldu. Bu oran erkeklerde % 65, kadınlarda ise % 26,8 olarak gerçekleşti. Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 5 milyon 404 bin kişi, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 20 milyon 734 bin kişi olarak gerçekleşti. İstihdam edilenlerin % 20,7’si tarım, % 20,5’i sanayi, % 7,7’si inşaat, % 51,2’si ise hizmetler sektöründe yer aldı.

İşgücüne katılma oranı %51 olarak gerçekleşti

İşgücü nüfusu 2014 yılı Ekim döneminde 29 milyon 181 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise % 51 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde % 71,5 kadınlarda ise % 30,9 oldu.

Kayıt dışı çalışanların oranı %35 olarak gerçekleşti

Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı 2014 yılı Ekim döneminde % 35 olarak gerçekleşti. Bu oran tarım sektöründe % 82,9 iken, tarım dışı sektörlerde % 22,5 oldu.

TÜRKİYE’NİN NÜFUSU ARTTI

Türkiye nüfusu 31 Aralık 2014 tarihi itibarıyla 77 milyon 695 bin 904 kişi oldu.
Türkiye’de ikamet eden nüfus 2014 yılında, bir önceki yıla göre 1 milyon 28 bin 40 kişi arttı. Erkek nüfusun oranı % 50,2 (38.984.302 kişi), kadın nüfusun oranı ise % 49,8 (38.711.602 kişi) olarak gerçekleşti.
Yıllık nüfus artış hızı 2013 yılında ‰13,7 iken, 2014 yılında ‰13,3 oldu.

İl ve ilçe merkezlerinde ikamet edenlerin oranı 2013 yılında % 91,3 iken, bu oran 2014 yılında % 91,8’e yükseldi. Belde ve köylerde yaşayanların oranı ise % 8,2 olarak gerçekleşti.

2014 BÜTÇESİ 22,7 MİLYAR TL AÇIK VERDİ

  • Bütçe geçen yıla göre 2014’de yüzde 22,2 oranında daha fazla açık verdi.
  • Bütçe açığı hem hedefin hem de gerçekleşme tahminin altında kaldı.
  • Vergi gelirlerinde artış beklenenden daha az gerçekleşti. Aralık ayında harcamalardaki yüzde 1 artışın bu açığa etkisinin büyük olduğu belirtildi.
  • Bütçe açığının milli gelire oranı 2013’de yüzde 1,2 iken 2014’de yüzde 1,3 çıkacağı tahmin ediliyor.

İÇ VE DIŞ BORÇLAR

Türkiye’nin 2014 Eylül sonu itibariyle dış borç stoku 396,8 milyar dolar olarak açıklandı.2014 sonu itibariyle 400 milyar doların üstünde bir dış borcumuzun hesaplanacağı tahmin edilmektedir.
Merkezi Yönetim borç stoku ise 2014 sonu itibariyle 611,9 milyar TL olarak gerçekleşti.

2014 YILI BAZI EKONOMİK GÖSTERGELER

BİST Bileşik Endeksi

85.721

Yıl Sonu Dolar Kuru

2,3189 TL

Yıl Sonu Euro kuru

2,8207 TL

Ortalama Altın Satış Fiyatı

1.218,76 TL

Para Arzı(26 Aralık itibariyle milyon TL)

M1                                             251.992

M2                                          1.018.546

M3                                          1.063.152

Toplam Mevduat                       941.126

Kredi Stoku                            1.172.732

2003 Ocak Ayında Aldığınız Maaşın Aralık 2014 Değeri

Alınan maaşın 1.000 TL olduğunu kabul edelim. 2014 sonu itibariyle bu maaşın değeri 2.880 TL’dir. Yani 12 yılda 2,88 kat artmış.

Teşvikli Yatırım Tutarı

2014 Kasım sonu itibariyle teşvik belgeli yatırım tutarı 54,3 milyar TL olmuştur.

Birleşme ve Satın Alma İşlemi

2014 yılında yerli ve yabancı yatırımcılar 21,2 milyar dolarlık işlem gerçekleştirdi.

KREDİ DERECELENDİRME KURULUŞLARININ NOTLARI

2014 Birinci Çeyreğinde

Standard&Poors Türkiye’nin kredi görünümünü “durağan”dan “negatif”e, Japon kredi derecelendirme kuruluşu Rating an Investment Informatin(R&I) “pozitif”ten “durağan”a çevirdi. Her iki kuruluş da kredi notunu BB+ olarak korudu.

2014 İkinci Çeyreğinde

Moody’s not görünümünü “durağan”dan “negatif”e çevirdi. Kredi notunu Baa3 olarak teyit etti.

2014 Dördüncü Çeyreğinde

Fitch Ratings Türkiye’nin “BBB-“ olan yatırım yapılabilir notunu ve “durağan” olan görünümünü teyit etti. S&P ‘da BB+ olan kredi notunu ve “negatif” olan not görünümünü teyit etti.

ORTA VADELİ PROGRAM

2015-2017 dönemine ilişkin OVP 2014 son çeyreğinde açıklandı.

 

 

 

2014 yılının Dünya ve Türkiye ekonomisi için parlak bir yıl olmadığını belirterek analiz yapmak üzere rakamlarla okuyucuları baş başa bırakıyoruz…

 

Mustafa Pamukoğlu

USİAD Bildiren Dergisi 82. Sayında yayınlanan makale

Derginin 82. sayısını okumak için tıklayınız

www.usiad.org.tr