2.2 milyar TL’lik ilacın yerli üretimi masada

Haberler

İlaç sektöründe 4 milyar TL’lik ilacın kamu alım garantisiyle yerli üretimini hedefleniyor.

Sağlıkta yerli üretimin artırılmasına yönelik projede, ilaçta yüksek teknolojili ürünler yanında, patent koruması kalkmış ancak yerli olarak üretilmeyip ithal edilen eşdeğer (jenerik) ilaçlar için de pazarlık yapıldığı açıklandı.
Sağlık Bakanlığı 700 milyon TL’lik eşdeğer ilacın, kamu alım garantisiyle yerli üretimi için üreticilere çağrıda bulundu ve pazarlık yapılıyor. Yakın zamanda 1,5 milyar TL’lik bir grup için daha 2 ay içinde sektöre teklifte bulunulacak.
Dünya gazetesinden Mehmet Kaya’nın Sağlık Bakanlığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre, toplam 4 milyar TL’lik ilacın kamu alım garantisiyle yerli üretimini hedefleniyor.
Dünya’nın edindiği bilgilere göre, ilaçta biyoteknoloji, donanımda ise görüntüleme teknolojileri gibi ileri teknolojili ürünlerin yerli üretiminin yanında, patent koruması olmayan ve şartları oluşturan herkesin üretebildiği ilaçlara ve tıbbi donanıma yönelik olarak da yerli üretim için harekete geçildi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ilaç firmalarına iki ayrı pakette eşdeğer üretime uygun ancak şu anda Türkiye’de üretilmeyip ithal edilen ürünlerin yerli üretimi için teklifte bulunulduğunu açıkladı. İki ayrı gruptaki bu teklifte; yıllık 700 milyon TL’lik tüketim yapılan ve ithal olan ilaçlar için yerli üretim çağrısı yapıldı. İki ay içinde 1,5 milyar TL’lik bir ilaç grubu için de çağrı yapılacak. Böylece toplam 2.2 milyar TL’lik ithal ilaç grubu için yerli üretim pazarlığı başlayacak. Edinilen bilgilere göre Sağlık Bakanlığı’nın toplam 4 milyar TL’lik eşdeğer ilaç üretimi için çağrı yapmayı planladığı kaydedildi.

Alım garantisi verilecek

Üretim çağrısının firmalarca olumlu karşılandığı öğrenildi. Sonuçta firmaların da karının garanti edildiği bir alım garantisi modeli uygulanacak. Sağlık Endüstrileri Yönlendirme Komitesi tarafından yürütülecek çalışmayla ilaçlara alım garantisi verilecek. Ana alıcı olan Sosyal Güvenlik Kurumu yürütücü olacak. İlaçların patent koruması olmadığı ve üretimi serbest olduğu için firmalar açısından da karlı bir ortam doğacak. Buna karşılık ilaçların maliyetinin bir miktar yükselmesinin sözkonusu olabileceği ancak yerli üretim yapılması nedeniyle ödemeler dengesi ve toplam yükü açısından Türkiye’ye sonuçta daha olumlu bir ekonomik dönüşü olacağı kaydedildi. Alım garantisiyle de kamunun gelecek 7 yılda ilaç maliyet yükünü hesaplamasının daha kolay olacağı vurgulandı.

Düşük teknolojili tıbbi cihazlar için Cazibe Merkezleri’nde üretim

Öte yandan, düşük teknolojili tıbbi cihazlarla ilgili Sağlık Bakanlığı’nın Cazibe Merkezleri programını kullanmak için girişim başlattığı kaydedildi. Yasal olarak bu program kapsamında üretilen ürünler için kamunun alım garantisi vermesi imkanı bulunuyor. Bakanlığın, çoğu tek kullanımlık düşük teknolojili tıbbi cihazları üretmek için 23 ilde yatırım yapmak isteyenlerle anlaşmaya hazır olduğu, özellikle Türkiye’de üretilmeyen ve ithal edilen cihazlara yönelik alım garantili anlaşmalar yapmak istediği belirtiliyor. Tıbbi cihaz tanımı, ileri teknolojili görüntüleme sistemlerinden, enjektörlere, hastane yataklarına kadar geniş bir alandaki ürünler için kullanılıyor. Sağlık alanında çok büyük bir kısmı düşük teknolojiyle üretilebilir 40 binden fazla tıbbi cihaz ve sarf malzemesi kullanılıyor.